13 neden uğursuz kabul edilir?
Bugün 13 Ekim…

Otellerde 13 numaralı oda yoktur, 13 numaralı tren koltuğu da yok. 13. Kat düğmesi yoktur asansörlerin, varsa bile o kattaki daireler daha ucuzdur.

Kötü bir karşısında 13/buçuk denilir.

Saray pencere ve kapıları, oda sayısı, merdiven basamakları, alan bölümleri ya 13’ten az, ya da çoktur, ama asla 13 birim değildir.

Kimse, evlilik törenini, özel gün partilerini ayın 13’üne denk getirmek istemez.

Avrupa (Karanlık Çağ) döneminden sonra, Ortaçağ Tarihi’ne göre en uğursuz gün sayılan
13 Ekim gününe dikkat edilir.

Ama neden?

Arslan İngiltere Kralı Aralan Yürekli Rechard tarafından Kıbrıs’ı hediye kabul edip adaya yerleşen Tapınak Şövalye’leri..

Kıbrıs, Kudüs Krallığının tartışmalı yöneticisi Fransız Guy de Lusignan’a verilince şövalyeler Fransa merkezli Avrupa’ya yayılır.

Büyük üstat, Büyük Usta Jacques de Molay Tapınak Şövalyelerin başına geçtikten sonra tarikatın merkezini İngiltere’den Kıbrıs’a taşıması sonucu, Templier Şövalyeleri’nin inanılmayacak derecede zenginleşmesi ve güçlenmesi ile dikkatleri üzerine çekmiştir.

Onlar ileride dünyaya hakim olacaktır.

1300’lerin başında Moley, Fransa’da yaşayan, Fransa Kral’ından daha zengin ve nüfuzlu, din ve mezhep çatışmalarının kilit ismi, inançlı gözüken ama gerçekte inançsız olup hiç bir din ve mezhebe mensup olmayan, diğer taraftan üç ilkahi dinle de diplomatik ve para akışı oyunları oynayan, fakat kızıl haçlı Şövalye üniforması giyen, o dönemin, Mason localarının,
faizciliğin, toprak ve feodalizmin, temelleri yeni yeni atılan banka finans sisteminin, Avrupa siyasetinin, Papalığın ve uzantı ülkelerinin ve bu uzantının menfaat çarkının, asırlar önce hayal edilen Dünya Krallığı’nın tek güç ve tek yönetim hayalinin, aynı zamanda Avrupa birliğini kuracak olan İsa’nın askerlerinin komutanıdır…

Kısacası
Jacques de Molay dünyanın teknoloji ve gelişim devi olmak için, İmparatorlukların ortadan kaldırılması, halkların inanç ve ırk bazında küçük parçalara bölünüp, daha kolay yönetilecek minik lokmalara dönüştürülmesi için, ırkçılığın yaygınlaştırılıp Tanrı’nın gücünün dinler ve insanlar üzerindeki etkisini azaltacak veya yok edecek, parayı tanrısal güç haline getirebilecek, hatta günün birinde Dünya Merkez Bankası’na altın ve petrol rezervlerine sahip ve hakim olacak sırların anahtar ismidir..

Fransa kralı IV. Philippe sürekli olarak borçlanmakta olduğu tarikata katılması reddedilince dönemin papası V. Clement ile ortak olarak de Molay’ı yok etmeyi ve tapınakçı servetini ele geçirmeyi planlar.

13 Ekim 1307 senesinde

Büyük üstat, baş Mason Jacques de Molay Fransa’ya çağırılır, buraya kadar her şey normal kabul edilebilecek iken garip olan da Molay’in bütün şövalyeleri ile birlikte kralın davetini kabul etmesidir.

Zira kralın planlarından haberdardırlar, neye güvenip giderler, tarihçiler için hala bir sırdır.
13 Ekim 1307 yılında tutuklanan Jacques de Molay’ın Engizisyon Mahkemesine çıkarılır..

Nihayetinde de Molay ve şövalyeleri dinden çıkmakla ve binbir türlü iblislikle suçlanırlar.
O gün, Tapınakçılar’ın Fransa’da tutuklandıkları 13 Ekim 1307 Cuma günü idi. O dönemde, tutuklamalar emsalsiz boyutlardaki bir suç olarak görülmüştü.
Alıştığımız üzere engizisyon affedici bir kurum olmuş değildir.

Sonucu baştan belli olan davanın neticesinde şövalyelerin bir kısmı idam edilir,
Jacques de Molay hapse atılır.

7 senesini tutuklu olarak geçirdikten sonra 18 Mart 1314’te, Paris’İn Özgürlük Meydanı’na yakılan büyük bir ateşin 3 metre üstünde saatler alan bir sürede kızartılıp, can çekişip yakılarak idam edilecektir.

Son sorgusunda daha önce kabul etmiş olduğu tüm suçlamaları (Baphomet’e tapmak, orgy’lerde bulunmak, şeytanın kıçını öpmek, isa’yı reddetmek) reddedecek, çektirdikleri işkencenin sona ermesi için kabul ettiğini iddia edecek ve tek suçunun da bunları baştan kabul etmiş olmak olduğunu söyleyecektir.

Son sözleri yüce tapınakçı örgütünü karalayacak beyanatları için af dilemek olmuştur, ya da öyle inanılır, bir kazığa bağlanıp yakılarak idam edilmiştir.

Moley ölmeden önce “Fransa Kralı ve halkını, Papa’ı ve müritlerini lanetleyerek aynı akıbette can vermelerini dilemiştir.

Ardından lanetlenmişlik söylentileri hızla gerçekleşmeye başlamıştı:
Papa Clemens, Jacques de Molay’ın onu bir yıl içinde Tanrı huzurunda buluşmaya çağırmasından bir ay sonra öldü.

Jacques de Molay’i ölüme götüren daveti yapan Fransa Kralı IV. Filip 29 Kasım 1314’te bir av kazasında öldü.

Tüm bu ölümler Jacques de Molay’ın lâneti olarak görüldü.

Kasti süikast olduğunu düşündüğüm bu kaza süsü verilmiş cinayetleri, 13 Ekim 1307’de Cuma günü tutuklanıp, 18 Mart 1314’te Paris’in bugünkü Özgürlük Meydanı’nda kızarılarak öldürülen Jacques de Molay’in idamını sesizce izlemek zorunda olup, hayatta kalan müritler, yandaşları, diğer mason üyeleri, Tapınak Şövalye’lerinin davete katılmayıp hayatta kalan misyonerleri tarafından öldürüldüğü kesindir..

Jacques de Molay’in idamı sonrası, aradan geçen 486 yıl sonra, 8 Haziran 1795’te son Fransa Kralı XVII. Louis’inde idam edilmesiyle Fransa Krallığı sona erdirilmiştir.

Böylece Moley’in lanetlediği bu Krllık onun isteğiyle yüzyıllar sonra ortadan kaldırılmış oldu.

Fransa Krallığı’nın sona erdirilmesiyle dünyada Özgürlük, Barış, Demokrasi adı altında yaygınlaşan bu düşünce sitemi I. Dünya savaşıyla Osmanlı da dahil olmak üzere İngiltere Krallığı hariç diğer tüm güçlü Avrupa İmparatorluklarının sonunu getirdi.

Ve Tapınakçılar’dan Mason teşkilatına, mason localarına, derneklerine kadar onlar bugün hala dünyayı yönetmektedirler.

Hedefleri de “TEK DÜNYA Merkezli bir YÖNETİMİdir”

Bu hayalin baş aktörü seküler İngiletre, onların tetikçisi ABD, BM, Nato ve AB teşkilatları, Siyonistler, dev pertrol ve gaz şirketleri, bono-tahvil ve borsa yöneticileridir.

Dünyadaki tüm savaş ve çatışmaların silah ve mühimmat satış direktörleri de aynı insanlardır.

Kısacası Dünya Ekonomik ve Siyasi Çete örgütleridir bunlar..

Bugün 13 Ekim

Dünyanın lanetleri tarafından, insan hayatının demokrasi maskesi altında lanetlendiği gündür bugün.

Batıl inanç felsefesine göre uğursuz gündür.

Bugün büyük üstat, baş mason, usta Jacques de Molay’in tutuklanıp Tapınakçılar çetesinin fiilen fiziki olarak ortadan kaldırışının günüdür.

Lakin; onların kötü ve lanetli ruhu AB topraklarında ve ABD teşkilatlarında yaşatılmakla birlikte..

Bu kötü ruh özellikle Ortadoğu topraklarında ve dünyanın bir çok yerinde savaş, siyasi oyunlar, entrikalar, savaş çıkarma stratejileri, ekonomik ve finansal ambargolar olarak şeytanın kötü ruhlu lanetini insanlığın üzerine yağdırmaya devam etmektedir.

Ortadoğu lanetinin şerrini dünyaya yaymaya devam eden ve Ortadoğu Müslüman halklarının kan pınarına dönüşmesinin nedeni dünyaya hala lanet yağdıran Moley’in müritleri olan İngiltere AB, ABD, İsrail, siyonizm ve onların oluşturduğu kötü ve lanetli ruhlarının eseridir.